
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe'de Polis, Jandarma, Sahil Güvenlik Personeli ve Güvenlik Korucularına verilen iftarda konuştu. Erdoğan, "Terörden kalıcı olarak kurtulmaya hiç olmadığı kadar yakınız. 40 yıllık beladan kurtuluyoruz." dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Polisiyle, jandarmasıyla, sahil güvenliğiyle, güvenlik korucusuyla işte bugün burada olduğu gibi yan yana, sırt sırta olduğumuz müddetçe Allah'ın izniyle kimse bizi bu topraklardan söküp atamaz." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe Millet Sergi Salonu'nda düzenlenen polis, jandarma, sahil güvenlik personeli ve güvenlik korucularıyla iftar programında konuştu. Erdoğan, Türkiye'nin dört bir yanında fedakarca görev yapan, ülkenin güvenliği için çoğu zaman canlarına ortaya koyarak çalışan tüm polislere, askerlere, jandarmalara, bekçilere, güvenlik koruculara şahsı ve milleti adına teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin hep yeni ve doğru adımlar attığını belirterek, "Güvenlik güçlmerimizin operasyonları sayesinde sınırlarımız içinde terör betme noktasına geldi" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmasından önemli satır başları şöyle;
"Malatya tümenlerindeki ilk akınlardan İstanbul'un fethine, Milli Mücadele'nin en çetin günlerinden 15 Temmuz ihanetinin püskürtülmesine kadar istiklal ve istikbalimiz uğruna can veren, al kanlarıyla kara toprağı sulayan tüm şehitlerimizi rahmetle, minnetle, tazimle yad ediyorum. Mukaddes kitabımız, hayat rehberimiz Kur'an-ı Kerim, bizlere, şehitlerin ölmediğini, yaşadıklarını, bizim bunu hissedemeyeceğimizi, Allah katında onların rızıklandırıldıklarını bildiriyor. Biz de bu ilahi müjdeye inanıyor, tüm kalbimizle iman ediyoruz. Biliyoruz ki şüheda, yani şehitler, peygamberlere, özellikle de peygamberimize komşudur." İstiklal şairi merhum Mehmet Akif'in ifadesiyle aslında herkesin "şehit torunu, şehit ahfadı" olduğunu belirten Erdoğan, bu yüksek şuurla şehit ve gazilerin emanetlerine tam bir hürmet içinde sahip çıktıklarını söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: "Akif, 'Şüheda fışkıracak, toprağı sıksan şüheda, canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüda, etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda' diyor. Bizler, üzerinde özgürce yaşadığımız bu toprakların bin yıllık evlatları, bin yıllık ev sahipleriyiz. Kimse buraları bize altın tepside sunmadı. Türkiye, masa başında kurulmadı, birilerinin ihsanı olarak vücut bulmadı. Biz bu toprakları kanlarımızla ve alın terimizle sulayarak kendimize vatan ettik. En doğusundan en batısına, en kuzeyinden en güneyine ülkemizin her bir karışı için gerektiğinde ölümü göze aldık. Devletimiz üzerinde ameliyata kalkışan müstevlilere en güçlü cevapları vererek bugünlere geldik." "Vatanımızı ilelebet payidar kılmayı sürdüreceğiz" Allah ömür verdikçe, yine burada, bu topraklarda başları dik, alınları açık bir şekilde yaşamaya devam edeceklerini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti: "'Canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüda, etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda' diyen şairin sözündeki sevgiyle vatanımızı ilelebet payidar kılmayı sürdüreceğiz. Karada, havada, denizde mukaddes vatan topraklarını koruyan siz kıymetli kahramanlarımız, bu ülkenin ve milletin düşmanlarının aşamadığı, hiçbir zaman da aşmayacağı çelikten birer kalesiniz. Gabar'da, Cudi'de, Tendürek'te, Bestler Deresi'nde aşamadılar. Hep siz oralarda onları inlerine gömdünüz şu ana kadar yine o imanla, aşkla yine gömmeye devam edeceksiniz. Ben buna inanıyorum. Polisiyle, jandarmasıyla, sahil güvenliğiyle, güvenlik korucusuyla işte bugün burada olduğu gibi yan yana, sırt sırta olduğumuz müddetçe Allah'ın izniyle kimse bizi bu topraklardan söküp atamaz. Aynı şekilde mülkümüz, canımız, bayrağımız ve bütün kutsal değerlerimiz emniyet altındaysa hiç kuşkusuz bunda sizin çok büyük emeğiniz var. Ne denli şartlar altında vazifenizi yerine getirdiğinizi Türkiye'nin güvenliği için nasıl büyük bir özveride bulunduğunuzu gayet iyi biliyorum. Rabb'im hepinizden razı olsun, ayağınıza taş değdirmesin."
"1000 YILLIK EV SAHİBİYİZ"
"Özgürce yaşadığımız bu toprakların 1000 yıllık ev sahibiyiz. Kimse bize buraları altın tepside sunmadı. Türkiye masa başında kurulmadı. Devlet üzerine ameliyata kalkışanlara en güçlü cevapları verip bugünlere geldik Biz bu toprakları kanlarımızla ve alın terimizle sulayarak kendimize vatan edindik. Gerektiğinde ölümü göze adlık. Siz kıymetli kahramanlarımız bu ülkenin ve milletin düşmanlarının hiçbir zaman aşamayacağı çelikten bir kalesiniz. Gabar'da, Cudi'de, Tendürek'te aşamadılar, hep siz oralarda onları inlerine gömdünüz. Kimse bizi bu topraklardan söküp atamaz. Her türlü senaryoya hazırlıklıyız.
873 BİN SURİYELİ ÜLKESİNE DÖNDÜ Suriye'de devrimden bu yana 133 bin Suriyeli gönüllü olarak topraklarına geri döndü. Suriye'de düzen ve istikrar güçlendikçe bu sayı daha da artacak. Kimseyi zorlamayacağız. Dönmek isteyen kardeşlerimize de gereken kolaylığı sağlayacağız.
Bügüne kadar toplam 873 bin Suriyeli ülkesine döndü. Suriye'de düzen ve istikrar güçlendikçe bu sayı daha da artacak. Geçmişte bize laf söyleyenler bugün hükümetin dengeli politikasına hak vermek zorunda kaldı. Türkiye'nin çok kritik zamanlarda önemli hamleler yaptıklarını söylüyorlar.
40 YILLIK BELADAN KURTULUYORUZ Sınırlarımız içindeki terör tehdidi bitme noktasına geldi. Irak ve Suriye'deki harekatlarımızda da terör örgütlerini hudutlarımızdan uzaklaştırdık. Terör tehdidi bitme noktasına geldi. Terörsüz Türkiye hedefini gerçekleştirme noktasında daha avantajlı konumdayız. Terörden kalıcı olarak kurtulmaya hiç olmadığı kadar yakınız. 40 yıllık beladan kurtuluyoruz."
Ziyaretçiler Göremez, Görmek için
Giriş yap veya üye ol.