Hamas'ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları tarafından 7 Ekim sabahı İsrail'e yönelik başlatılan "Aksa Tufanı" adlı saldırının ardından bölgedeki çatışmalar 11. gününde de sürüyor. Her iki taraf da ağır kayıpılar verirken, İsrail Ulusal Adli Tıp Enstitüsü yüzlerce ölünün kimliğinin hala tespit edilmediğini açıkladı.
İsrail Ulusal Adli Tıp Enstitüsü Müdürü Dr. Chen Kugel, Hamas’ın saldırılarının bir haftadan fazla bir süre geçmesine rağmen sivil kurbanlara ait olduğundan şüphelenilen 350'den fazla cesedin kimliğinin hala tespit edilemediğini söyledi.
Kugel, cesetler arasında tanınmayacak derece yanmış olanlar ile çok kötü bir şekilde çürümüş olanların yer aldığını açıkladı.
Bununla birlikte, İsrail’de yüzlerce insan çaresizce sevdiklerinden haber almayı ve cenazelerini defnedebilmeyi bekliyor; Yahudi geleneği hızlı bir defin gerektirdiğinden ve resmi yas ancak cenazeden sonra başlayabildiğinden bu durum özellikle aciliyet arz ediyor.
Kugel, "Geçtiğimiz günlerde çok fazla iş yaptık. Ancak, zor vakalara ulaştıkça kimlik belirleme oranı düşecek. Korkarım ki asla bulamayacağımız ve kimliğini tespit edemeyeceğimiz bazı kurbanlar olacak. İnsanlar buna hazırlıklı olmalı." dedi.
İsrail Ulusal Adli Tıp Enstitüsü’nde dikkatli bir şekilde etiketlenen cesetlere otopsi yapılıyor ve DNA testleri için örnekler alınıyor, ardından küçük merkezde bu kadar çok ceset için yer olmadığından depolanmak üzere geri gönderiliyorlar.
İsrail'de sadece 7 adli patolog bulunuyor, ancak Kugel şu anda emeklilerden, özel sektörden ve yurtdışından gelen gönüllülerden destek aldıklarını söyledi.
Kugel’in çalışanı Michal Peer ise özel olarak, yoğun ateşe yakalanan kurbanların, tanınmayacak kadar sıcaktan kömürleşmiş ve bükülmüş kemikleriyle ilgilendiğini belirterek, esas görevinin yangınlarda kaç kişinin öldüğünü tespit etmek olduğunu söyledi.
Peer, "Ben kemiklerin katlarını ararım. Hamas'In saldırılarına ilişkin, şu ana kadar beş ya da altı yanmış kalıntısına rastladım ama henüz işimiz bitmedi. Önümüzdeki günlerde ve hatta haftalarda bu tür vakalarla daha çok karşılaşacağız." dedi.
Diğer taraftan, İsrail'in geniş kapsamlı askerlik hizmeti gereklilikleri, ulusal veri tabanlarında pek çok kişinin parmak izi ve DNA kayıtlarının bulunduğu anlamına geliyor. Saldırılardan sonra kayıp olduğu bildirilen kişilerin tıbbi kayıtları da kimlik belirleme sürecine yardımcı olmak için açılıyor.
Son olarak Kugel, yaşanan trajedinin boyutlarının adli tıp alanında çalışmak için hayati önem taşıyan mesleki soğukkanlılığını bozduğunu söyledi: "31 yıldır bu mesleğin içindeyim ve bu hala zor."
Ziyaretçiler Göremez, Görmek için
Giriş yap veya üye ol.